İSTEDİĞİNE BURADAN DA ULAŞABİLİRSİN!..

birsorubiryanıt / ARADIĞINIZDAN FAZLASI

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

Sınav Sürecinde Anne Babalara Düşen Görev ve Sorumluluk




Sınav dönemleri, yalnızca öğrenciler için değil, aileler için de oldukça stresli zamanlardır. Ancak bu süreçte anne babaların sergilediği tutum, çocuğun başarısını doğrudan etkileyebilir. Peki, bu zorlu dönemde anne babalar çocuklarına nasıl destek olabilir?

1) Gerçekçi ve Anlayışlı Olun

Çocuğunuzun bir sınava hazırlanıyor olması, onun insanüstü bir performans sergilemesi gerektiği anlamına gelmez. Gerçekçi beklentiler, hem çocuğun üzerindeki baskıyı azaltır hem de başarısını daha sürdürülebilir hale getirir. 

Unutmayın, her çocuğun potansiyeli farklıdır.

2) Sınavı Hayatın Sonu Gibi Göstermeyin

"Sadece bu sınavı kazanırsan mutlu olabilirsin." gibi söylemler, çocukların kaygı düzeyini artırır. Oysa sınavlar hayatın sadece bir parçasıdır. 

Alternatif yolların her zaman var olduğunu bilmeleri, çocukların psikolojik dayanıklılığını güçlendirir.

3) Destekleyici, Ama Baskı Yapmayan Bir Yaklaşım Benimseyin

Program yapmalarına yardımcı olmak, motive edici sözler söylemek ya da beraber küçük hedefler belirlemek oldukça yararlıdır. Ancak sürekli takip etmek, kıyaslama yapmak ya da eleştirmek, motivasyonu düşürür.

4) Duygusal Destek Sağlayın

Sınav dönemleri yalnızca zihinsel değil, duygusal olarak da yorucudur. Çocuğunuzun duygularını anlamaya çalışın, onları yargılamadan dinleyin. Başaramama korkusuyla baş etmelerine yardımcı olun.

5) Sağlıklı Bir Yaşam Düzeni Kurmalarına Yardımcı Olun

Yeterli uyku, dengeli beslenme ve kısa yürüyüşler gibi fiziksel faktörler, sınav başarısını doğrudan etkiler. Bu konularda destekleyici olmak, çocuğun performansını artırır.

6) Kendinizi de Sınav Stresinden Koruyun

Anne babalar bazen çocuklarının geleceğiyle ilgili kaygılarını farkında olmadan onlara yansıtır. Bu süreçte kendi stresinizi yönetmek, çocuğunuza daha sağlıklı bir ortam sunmanızı sağlar.

SON SÖZ

Sınav sürecinde ve sonrasında anne baba olarak, yönlendirmeyi değil; rehberlik etmeyi, yol göstermeyi hedeflemeliyiz. 

Unutulmamalıdır ki sınav dönemleri gelip geçer; önemli olan çocuğunuzun kendine güvenen, huzurlu bir birey olarak yetişmesi ve hayata atılmasıdır.


Kamil Baki   

Türk dili ve Edebiyatı Öğretmeni





Sınav Kaygısı ile Baş Etmenin Yolları



Sınavlar, öğrencilik hayatının kaçınılmaz bir parçasıdır. Ancak çoğu zaman sınavın kendisinden çok, sınava yüklediğimiz anlam ve ona karşı geliştirdiğimiz kaygı bizi yıpratır. 

Sınav kaygısı adlandırdığımız bu kaygı; dikkati toplamakta güçlük, unutkanlık, mide bulantısı, nefes darlığı, başarısızlık korkusu gibi belirtilerle kendini gösterir ve çoğu zaman gerçek performansımızın altında kalmamıza neden olur.


Sınav kaygısı, kişinin sınav sürecinde ya da sınav öncesinde yaşadığı yoğun endişe ve korku halidir. Bu kaygı, genellikle “Ya yapamazsam?”, “Başarısız olursam ne yaparım?”... gibi olumsuz düşüncelerle beslenir.

Kaygının Kökünü Anlamak

Kaygı, aslında kötü bir şey değildir. Vücudun tehdit algısına verdiği doğal bir tepkidir. Ancak bu tepki çok yoğun hale geldiğinde zihinsel becerileri baskılar ve performansı düşürür. Bu yüzden kaygıyı ortadan kaldırmak değil, yönetmek gerekir.

Sınav Kaygısıyla Başa Çıkma Yöntemleri


Planlı bir şekilde çalışmak, konulara hâkim olma hissi verir. Bu da kaygının azalmasını sağlar. 

Gerçekçi ve sürdürülebilir bir çalışma programı yapın. Küçük hedeflerle ilerleyin ve her hedefin sonunda kendinizi ödüllendirin.

2) Olumsuz Düşüncelerle Vedalaşmak

“Yapamayacağım!”, “Kötü gidiyor!”, "Başaramayacağım!" gibi düşünceler kaygıyı besler. Bu düşünceleri fark ettiğinizde durup kendinize şu soruyu sorun: “Bu düşüncemin kanıtı ne?”

Yerine daha gerçekçi cümleler koyun: “Elimden geleni yapıyorum, başaracağım.”, "Çalışmalarımın karşılığını alacağım", "Yürüyenle, duran bir olmaz; olamaz."
 
3) Nefes Egzersizleri Yapmak ve Gevşeme Teknikleri Uygulamak

Derin nefes alıp yavaşça vermek, bedenin alarm durumunu yatıştırır. 

Her gün 5-10 dakika nefes çalışmaları, meditasyon ya da basit gevşeme egzersizleri yapmak sınav öncesinde sakinliğinizi korumanıza yardımcı olur.

4) Gerçekçi Hedefler Belirlemek

Kendinize ağır ve ulaşılamaz hedefler koymak yerine, adım adım ilerleyebileceğiniz basamaklar belirleyin. 

“Mükemmel olmalıyım” yerine “Kendimle yarışmalı, kendimi aşmalıyım.” , "Biraz zor olabilir, ancak kararlı olan herkes başarabilir." demeyi deneyin.

5) Uyku ve Beslenmeyi İhmal Etmemek

Uykusuzluk, düzensiz beslenme ve aşırı kafein tüketimi kaygıyı artırır. 

Sınav döneminde sağlıklı ve düzenli bir yaşam zihinsel dayanıklılığı ve başarıyı artırır.


Sınav ortamını önceden deneyimlemek, o ana dair belirsizliği azaltır. 

Zaman tutarak sınav çözmek, gerçeğine yakın sınav ortamları oluşturmak; sınav anında oluşabilecek risklere karşı sizi önceden uyarır. 

Bu tip uygulamalar hem bilgi hem de sınav sürecine dair kontrol duygunuz artar.

7) Destek Almaktan Çekinmemek

Bazı durumlarda kaygı o kadar yoğun olur ki baş etmek zorlaşır. Bu gibi durumlarda bir rehber öğretmenden ya da bir psikolojik danışmandan destek almak size güç verir, ortaya çıkabilecek olumsuz durumlardan sizi korur.


Sınav, belli bir ana ya da zamana yönelik bilgi ölçen bir araçtır. 

Senin zekânı, kişiliğini ya da değerini belirlemez. 

Başarı ya da başarısızlık zamana ve duruma göre değişiklik gösteren soyut bir kavramdır.

Hiç şüphen olmasın ki başarı her zaman bizim yanımızda, avuçlarımızdadır.

Bize düşen görev ise onu görebilmek, avuçlarımızda tutabilmektir.

SEN BUNU YAPABİLİRSİN!..

ÖYLEYSE HEMEN BAŞLA!..

Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni 


Biçimce olumlu, anlamca olumsuz cümle örnekleri

 


  • Ne seni ne de senin arkadaşlarını seviyorum.
  • Sınavlardan bugüne kadar düşük not almamış olabilir miyim hiç?.
  • Arkadaşın, barınma konusunda ona yardımcı olmadığımı söyleyebilir mi?..
  • Burada iki aydır doğru dürüst kahvaltı verilmediğini kaç kişi söyleyebilir?..
  • Ne yeni evimde ne yeni işimde mutluyum.
  • Kitap okumak bana huzur vermiyor diyebilir miyim sence?
  • Tatil için mükemmel bir plan yaptık dersem yalan olur.
  • Projeyi başarıyla tamamlamadığınızı kim söyleyebilir?..
  • Ailesi hiç yanında olmadı diyebilir miyiz bu koşullarda?.
  • Hayatımızda her şey yolunda gidiyor diyebilir mi bu insanlar?..
  • Üniversite sınavına hazırlanıyorum, günde ortalama kaç soru çözmeliyim?

    Bence, "Günde kaç soru çözmeliyim?" sorusundan önce "Neden soru çözmeliyim?" sorusu yanıtlanmalı.

    Bu soru yanıtlanırsa "Günde kaç soru çözmeliyim?" sorusu daha kolay ve doğru bir şekilde yanıtlanmış olur.

    Soru çözmek, öğrenilen bilgiyi pekiştirir, bilginin kalıcı hale gelmesini sağlar.

    Soru çözmenin ikinci bir yararı ise konuyla ilgili soruların çözüm yöntemini göstererek kişiye o konuyla ilgili soruların çözümünde tecrübe kazandırır.

    Soru çözmek bir tecrübedir. Her tecrübe de ilgili durumla ilgili hız ve kalite demektir.

    Bu yüzden de soru çözmeliyiz.

    Peki, kaç soru?

    Sorunun sınırı yok

    Çözebildiğimiz kadar, gücümüz yettiği kadar.

    Başkalarıyla değil kendimizle yarışarak...

    Sayı mı istiyorsunuz? Onu da yanıtlayayım: Başlangıçta 150 soru, süreç içinde 200 ve 250'yi mutlaka görmeye çalışmalıyız.

    Bir dersten mi? Hayır. Sorumlu olduğumuz üç dersten... Dönüşümlü olarak...


    Başarı dileklerimle...


    Anladım / Can Yücel

    Bunca zaman bana anlatmaya

    çalıştığını, kendimi

    bulduğumda anladım.

     

    Herkesin mutlu olmak için başka bir yolu

    varmış,

     

    Kendi yolumu çizdiğimde anladım..

     

    Bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat,

    okuyarak, dinleyerek değil..

     

    Bildiklerini bana neden

    anlatmadığını, anladım..

     

    Yüreğinde aşk olmadan geçen her gün

    kayıpmış,

     

    Aşk peşinden neden yalınayak

    koştuğunu anladım..

     

    Acı doruğa ulaştığında

    gözyaşı gelmezmiş gözlerden,

    Neden hiç ağlamadığını

    anladım..

     

    Ağlayanı güldürebilmek, ağlayanla

    ağlamaktan daha değerliymiş,

     

    Gözyaşımı kahkaya çevirdiğinde

    anladım..

     

    Bir insanı herhangi biri kırabilir, ama bir

    tek en çoksevdiği acıtabilirmiş,

     

    Çok acıttığında anladım..

     

    Fakat, hak edermiş sevilen onun için dökülen her

    damla gözyaşını,

    Gözyaşlarıyla birlikte sevinçler

    Terk ettiğinde anladım..

     

    Yalan söylememek değil, gerçeği

    gizlememekmiş marifet,

     

    Yüreğini elime koyduğunda anladım..

     

    ''Sana ihtiyacım var, gel ! ''

    diyebilmekmiş güçlü olmak,

     

    Sana ''git'' dediğimde anladım..

     

    Biri sana ''git'' dediğinde, ''kalmak istiyorum''

    diyebilmekmiş sevmek,

     

    Git dediklerinde gittiğimde anladım..

    Sana sevgim şımarık bir

    çocukmuş, her düştüğünde zırıl

    zırıl ağlayan,

    Büyüyüp bana sımsıkı

    sarıldığında anladım..

     

    Özür dilemek değil, ''affet beni'' diye

    haykırmak istemekmiş pişman olmak,

     

    Gerçekten pişman olduğumda anladım..

    Ve gurur, kaybedenlerin, acizlerin maskesiymiş,

     

    Sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış,

     

    Yüreğimde sevgi bulduğumda anladım..

     

    Ölürcesine isteyen, beklemez, sadece umut edermiş

    bir gün affedilmeyi,

     

    Beni affetmeni ölürcesine istediğimde

    anladım..

     

    Sevgi emekmiş,

     

    Emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür bırakacak

    kadar sevmekmiş

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

    Eylemsiler yargı bildirir mi?


    Eylemsiler eylemlerden türeyen ve yan cümle kuran sözcüklerdir. Aynı zamanda kurdukları yan cümlenin de yüklemidirler.

    Bir cümlede yargi sayısını belirlemek için cümledeki eylemsi sayısına ve yüklem sayısına bakmak gerekir.

    Yan cümle sayısını belirlemek için ise eylemsi sayısına bakmak gerekir.


    Örnek

    Gel-en gid-en-i aratır.


    Yargı sayısı: 3 (gelmek, gitmek, aratmak)

    Yan cümle sayısı: 2 (gelmek, gitmek)

    Eylemsi sayısı: 2

    Emlemsilerin türü: sıfat-fiil, sıfat-fiil


    Örnek

    Kitap okumak istediğini öğretmene söylemek bu kadar zor mu?


    Yargı sayısı: 4 (okumak, istemek, söylemek, zor)

    Yan cümle sayısı: 3 (okumak, istemek, söylemek)

    Eylemsi sayısı: 3

    Emlemsilerin türü: isim-fiil, sıfat-fiil, isim-fiil


    Örnek

    Eve varınca söyleyecektim İstanbul'a gitmeyeceğimi.


    Yargı sayısı: 3 (varmak, söylemek, gitmemek)

    Yan cümle sayısı: 2 (varmak, gitmemek)

    Eylemsi sayısı: 2

    Emlemsilerin türü: zarf-fiil, sıfat-fiil


    Kamil Baki







    Fiilimsilerde çatı özelliği aranır mı?

     


    Fiilimsiler fiillerden türetilmiş sözcüklerdir. Bu sözcükler türetilmeden önce çatı ekleriyle çatıları değiştirilebilir. Bu yüzden de fiilimsilerde de çatı özelliği aranabilir.

    ağla-mak (etken) > ağla-ş-mak (işteş) > ağlaşan kadınlar (işteş çatılı sıfat-fiil)

    giy-mek (etken) >giy-in-mek (dönüşlü) > giy-in-ince (dönüşlü çatılı zarf-fiil)

    çiz-mek (etken) >çiz-il-mek (edilgen) > çiz-il-ecek projeler (edilgen çatılı sıfat-fiil)

    yat-mak (geçişsiz) > yat-ır-mak (oldurgan) > çocukları yat-ır-ma-y-ı (oldurgan çatılı isim-fiil)

    dik-mek (geçişli) > dik-tir-mek (ettirgen) > elbise dik-dir-mek (ettirgen çatılı isim-fiil)


    Kamil Baki

    Birlik sözcüğü yapı bakımından nasıl bir sözcüktür?

     

    "Birlik" sözcüğü "bir" sözcüğünden "-lik" ekiyle türetilmiş bir sözcüktür. "-lik" eki isimden isim türeten bir yapım ekidir.

    "Bir" sözcüğününden türetilen "birlik" sözcüğü "bir olma durumu" anlamIı ifade etmektedir.

    Sözcüğün bu temel anlamı çerçevesinde  "bir arada olma", "bağlılık ve üslup benzerliği", "belli bir topluluğun kararlarının korumak için kurulmuş dernek", "bölük, tabur, alay vb. bir bütün sayılan topluluk", "konunun bir ana düşünce çevresinde toplanması"... gibi yeni anlamları oluşmuştur.


    Kamil Baki