birsorubiryanıt Arşivinde Ara

birsorubiryanıt / ARADIĞINIZDAN FAZLASI

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

Bazı Şaibeli Sınavlar


Askeri okullar ve polis okullarına giriş ile Adalet Bakanlığı sınavları başta olmak üzere, 2010-2015 döneminde yapılan tüm sınavlar mercek altına alındı. KPSS’deki şüpheli sayısının da 3500 olduğu ifade ediliyor.
2010’da yapılan KPSS’de soruların önceden sızdırıldığı ve kopya iddialarıyla ilgili 32 kişinin tutuklandığı  soruşturma genişliyor. Anadolu Ajansı’nın haberine göre zanlıların, polise verdikleri ifadelerin yanı sıra başta YÖK, ÖSYM,  Jandarma, Emniyet, TÜBİTAK ve MASAK’tan gelen raporlar ve analizler  doğrultusunda, 2010-2015 döneminde gerçekleştirilen askeri okullar ve polis  okullarına giriş, Adalet Bakanlığı sınavları ile diğer bazı kamu kurumlarına  giriş sınavları çok yönlü ve çok boyutlu biçimde incelenecek. 
3500 kişi şüpheli 
Bu kapsamda, söz konusu dönemde sınavlara giren ve durumu şüpheli  görülen adayların puanları, varsa önceki ya da sonraki yıllarda katıldıkları  sınavlarda aldıkları puanlarla karşılaştırılacak. Şüphelilerin telefon kayıtları  incelenecek, bu dönemde sınava katılan adaylar ile 2010 KPSS soruşturmasında  usulsüzlük yaptıkları öne sürülen kişiler arasında herhangi bir ilişki /iletişim olup olmadığı da araştırılacak. 
2010 yılındaki KPSS’ye yönelik soruşturma kapsamında  ‘şüpheli’ konumunda olan 3 bin 500 kişinin yaklaşık bin 500’ünün ‘doğrudan şüpheli’ olduğu, kalanlarının ise ‘paralel yapı’ ile bağlantılı olduğu iddia  edildi. Emniyet yetkilileri, doğrudan şüpheli olanların yakalanması için  operasyonların süreceğini, kalanların ise emniyet tarafından ifadeye  çağrılacağını bildirdi. Yetkililer, son 5 yıllık dönemdeki sınavlara yönelik incelemeler  sonucunda, 2010 yılındaki sınav sonuçlarına benzer sonuçlarla karşılaşılması  durumunda şüpheli sayısının ciddi oranda artacağını kaydetti. 
Şaibeli sınavlar
- 2013 yılında yapılan komiser yardımcılığı sınavında,  önceden  çözülen soruların cemaate yakın kişilere verildiği öne sürülmüştü
- 2012’de gerçekleştirilen misyon yardımcılığı sınavlarında ise soru kitapçıklarının açık  olarak sınav salonuna getirildiği iddia edilmişti. Bu sınavlarda bazı adayların sadece polis kimliği ile sınava  alındığı savunulmuştu.
- 6 Mayıs 2012’de yapılan ve bin 589 kişinin katıldığı ‘Avukatlar İçin Adli Yargı Hakim ve Savcı Adaylığı Yarışma Sınavı’nda da ‘şaibe’ olduğu yönünde iddialar ortaya atılmıştı. Bir grup adayın sınavı geçersiz sayılmıştı. 
- ÖYSM’den yapılan açıklamada, 2011’de sınava giren bazı adayların puanlarını, 2012’de sınav daha zor olmasına rağmen ortalama 40 puan artırdıklarını, 26 adayın 2011’de barajı aşamazken 2012’de dereceye girdiklerini, bazı adayların kitapçıkları üzerinde hiçbir işlem ya da karalama yapmaksızın matematikte 100 doğru yaptıklarını belirtilerek, sonuçlarının tartışılır hale geldiğini vurgulamıştı.
- Ayrıca 2011 YGS ve LYS, 2011 KPSS, 2012 YGS ve LYS ile 2013 Orta  Öğretime Geçiş sınavlarında da şaibeler olduğuna dair çeşitli iddialar kamuoyunun  gündemine gelmişti. 


Gazete Vatan



Ankara Cumhuriyet Savcısı Yücel Erkman tarafından 230 şüpheli hakkında hazırlanan bin 420 sayfalık iddianamenin ayrıntıları ortaya çıkıyor. İddianamenin, FETÖ/PDY ile ilgili “örgütün tespiti, amacı, hareket tarzı ve stratejisi” başlıklı bölümünde, eski bir cemaat mensubu M.E.’nin savcılık ifadesi yer aldı. 2005-2010 arasındaki bazı sınavların usulsüz olduğunu iddia eden M.E.’nin ifadesi şöyle:
 DENEME SINAVI SORULARI, ÇIKAN SORULARDI: Cemaat üyeleri tarafından tüm sınav sorularının sınav yapılmadan önce ÖSYM’den çıkarıldığını ve 81 ildeki cemaatin dersanelerine dağıtıldığını biliyorum. Sınava 20 gün kala cemaat imamları çanta içerisinde herhangi bir logo bulunmayan, adi kağıttan oluşan fotokopi soruları getirmekte, biz de dersanede öğrencilere çözdürmekteydik. İşte bu fotokopi adi kağıttan oluşan imamların çanta içerisinde getirdiği sorular sınavlarda çıkan sorulardır. Sınavdan önce elde edilen sorular aynı zamanda cemaat evlerine de dağıtılmaktadır. 
 LYS, SBS, OKS: Öğrenciler soruları ezberlemekte ve aynı sorular çıktığı için başarılı olmaktadır. 2007-2008 yılından itibaren yapılan LYS, SBS, OKS yani liselere ve üniversitelere giriş için yapılan tüm sınavlardaki sorular cemaate bağlı dersanelerdeki öğretmenlere ulaştırılarak, isimsiz ve kapaksız deneme sınavı adı altında öğrencilere deneme sınavı yaptırılmaktadır. Bu sorular sınavda birebir aynı çıkan sorulardır. Bu nedenle genelde il birincileri, Türkiye birincileri veya derece yapanlar Gülen’e bağlı dersanelerden çıkmaktadır. Her sene farklı ilden sınav birincilerinin çıkması sağlanmaktadır. Çünkü örneğin Ankara hep birinci çıkarırsa bu sefer İstanbulİzmir gibi büyükşehirlerde cemaat dersanelerine talep düşmektedir.
 POLİS OKULLARI: Ayrıca tanık olduğum başka bir konuda 2007 ya da 2008’de polis okullarına inkılap tarihi öğretmenliği için yapılacak sınavdı. Ankara’da sorumlu imam beni çağırdı. Ben de sınav sorularının verileceğini düşünerek gittim. Benimle birlikte 30 kişi, başka bir imam tarafından cemaatte ne görev aldığımızla ilgili görüştü. Mülakatta bana sadece geniş manada konu başlığına çalışmamı söyledi. Ankara Gölbaşı’na sınava gittiğimde daha önceden Bursa’da aynı evde kaldığım ve cemaatte il imamlığı yapan M.A.A.’nın da aynı sınava girdiğini gördüm. Sınavdan önce görüştük. Hatta bana şakayla karışık sınavı kazanacak adamın benim olduğumu bana söyledi. Ben de ona abi sen il imamısın sen varken bize düşmez diye şakalaştık. Ancak bu sınav sonucunda ikimizde kazanamadık. Bizden mertebe olarak daha güçlü başka bir cemaat üyesi kazandı.
 KOMİSYON ÜYELERİ CEMAAT: Ayrıca cemaatin içerisinde tanık olduğum üçüncü olay, 2005 Haziran ayında üniversite mezunlarının polis alımı ile ilgili olarak bizden sorumlu imam, şartlarımın tuttuğunu söyleyerek müracaat etmemi söyledi. Bizden sorumlu imam, cemaat üyelerinin listelerini mülakat ve beden eğitimi ile ilgili olarak Ankara İl Emniyeti’nde bulunan komisyonda görevli yine cemaat üyelerine isimlerimizin verildiğini söyledi. Müracaattan sonra mülakata girdiğim esnada girişte bulunan polis ismimi sordu. İsmimi söyledikten sonra elinde bulunan mülakat kartlarından kolay olan bir tanesini bana seçtirdi. Soru çok kolaydı, cevapladım. Diğer adaylara komisyon başka bir yerden kart çektirdi. Burada bizim cemaat üyelerinin farklı muameleye tabi olduklarına şahit oldum. Ben mülakatı bu şekilde geçtim. Beden eğitimi sınavında da bazı kulvarları geçemediğim halde bana komisyondan tolerans sağladılar ve ben polisliği bu şekilde kazandım. Etiler polis okulunda intibak eğitiminden sonra kendi isteğimle bıraktım.
 HÂKİMLİK SAVCILIK SINAVI: 2006’dan bu yana hâkimlik-savcılık sınavlarının sorularını cemaatin sınavdan önce elde ettiğini D.A. isimli, şu anda hâkimlik yaptığını bildiğim kişiden bizzat duymuştum. D.A.’nın kendisi bana hâkim ve savcılık sınavlarının sorularını elde ettiklerini cemaatin imamları vasıtasıyla belirledikleri kişilere dağıttıklarını belirtmişti.
 GENELKURMAY’A TARİH MEZUNU ALIMI: Örgütün temel yapısında tüm sınavları takip eden mercek altına alan imam ve bölge imamları var. Genelkurmay Başkanlığı arşivinde çalışmak üzere tarih mezunları alınacağına, bunun da cemaat tarafından takip edildiğine tanık oldum. 2007 ya da 2008’de yapılan Genelkurmay’ın bizzat kurum olarak yaptığı bu sınava bunların telkini ile katıldım ancak kazanamadım. Kazanan başka bir cemaat üyesi oldu.
 TEZ HAVUZU: Cemaatin üniversite akademik sınavda kullanmak için tez havuzu olduğunu biliyorum. Örneğin Türkiye içerisinde belli bir üniversite veya dünyada bir üniversitede akademik faaliyette bulunan bir kişi kendisine tez lazım olduğu zaman bu tez havuzundan hiç bir emek sarf etmeden tez alıp kullanmaktaydı.
 FIRINDA YAKTILAR: Bildiğim bir husus da cemaatte etkin olan il, bölge imamlarının evlerinde kullandıkları şahsi bilgisayarların harddisklerini dönem dönem OSTİM’DE fırında yakmalarıdır. Bunun nedeni ise bir olayda harddiski yapmayıp değiş tokuş yoluna gitmişler. Harddiski bilgisayarına takan bir cemaatçi baktığında cemaatle ilgili tüm listeleri, bilgileri görmüş ve en doğru yolun yakmak olduğuna karar verilmişti.

Milliyet

Hiç yorum yok: